25 Ocak 2017 Çarşamba

Sims 2 Nostaljisi


     The Sims 2 çıktığı dönem içinde efsane bir oyundu. Sonra çıkan hiçbir Sims oyunun yakalayamadığı bir denge vardı içinde. Sanırım bu dengeyi ve oynanabilirliği sağlayan şey dış dünyadan çok Sim'lere ve Sim'ler arasındaki ilişkilere odaklanmış olmasıydı.

     Tabii Sims 3 ve Sims 4, Sims 2'de asla bulunmamış avantajlara sahipler. Gelişen dış görünüş özellikleri. Sims 3 için her şeyin rengini ve desenini istediğiniz gibi modifiye etme şansı, istediğiniz gibi hareket edip kontrol edebildiğiniz bir neighbourhood, yeni traitler, skilller, meslekler... Sims 4'ün Create a Sims kısmı ise yarışılamayacak düzeyde, kariyerlerin işleyiş biçimi ve aspirationlar da bayağı iyi.

     Bir şeyler eksik kalıyor yine de.

    Tüm Sims oyunlarını denemiş biri olarak söyleyebilirim ki sabahlara kadar Sims 2 oynayabildiğim günleri çok özlüyorum. Grafikler bugünkü kadar kaliteli değildi, teknolojisi çok eskiydi, Sim'ler çok çirkindi, çeşitlilik çok azdı... Öte yandan gerçekten çok eğlenceli ve bağımlılık yapıcı bir şeydi. Sims 3 ve 4'teki kolaylıklara alışınca insan eski oyuna dönemiyor, ama 3'ü ve 4'ü oynadığım her seferinde oyun yapımcılarının akılsızlıklarına kızarken buluyorum kendimi.

     Sims'i oynanır kılan şey gerçekçilik falan değildi, karakterlerin bağımsızlığı ve Sims evreninin mizahi yanıydı. Gerçi mizah sonraki oyunlarda da vardı, özellikle 4'te bunu özellikle eklemeye çalıştılar fakat aynı şey olmadı tabii. Nerede rastgele birbirlerine aşık olan, ona buna sinirlenen, aspiration'u tost yapmak olunca aniden mutfağa koşan Sim'ler, nerede 3 ve 4'ün duygusuz Sim'leri.

     Tamam, biliyorum: Sims 4'te duygular var ve onu geliştirmeleri Sim'lere yeni bir boyut katıyor, falan filan... Aslına bakarsanız bunlar hep Sims 4'ün reklamı yapılırken yaratılmış abartılı cümleler. Sims 4'teki duygu sistemi oynayış bakımından Sims 3'teki Mood özelliğinden çok da farklı değil. Sim'lere kendilerine özgü hiçbir şey eklemiyor, kişilikleri ve tepkileri diğer Sim'lerden çok da farklı olmuyor. Sadece birkaç action'la duygularını değiştirebiliyorsunuz. Sims 2'deki eğlenceli şey bu tür değişken duygulardan ziyade Sim'lerin kişiliklerindeki kalıcı şeylerdi. Mesela seçilebilir trait özelliği yerine işleyen şu sistem:


     İşin burçlarla bağdaştırılması biraz saçma olsa da bu karakter sistemi oyunu gerçekten güzel kılan bir şeydi bence, çünkü zıtlıklar üzerinden ilerliyordu. Sims 3 ve 4'teki sistem zıtlıklar üzerinden ilerlemediği için Sim'ler arası ilişkilerde büyük bir etkiye sahip olmuyor sanki. Birbirlerine olabilecekleri kadar sinir olmuyorlar. "Talk about books" gibisinden ek action'lar geliyor traitler sayesinde o kadar.

     Sims 2'de traitler ve actionlar bağlantılı mıydı hatırlayamıyorum, ama kişiliklerini ve birbirlerine karşı tavırlarını etkilediğini hatırlayabiliyorum. Ayrıca aspirationların çok keskin çizgileri olmaması da bazı açılardan iyiydi. Gerçi aspiration çeşitliliği oyunu eğlenceli kılan bir şey,  ama belki bu tarz net çizgileri olmayan bir sistemi de oyuna eklemeliler.

     Turn-on ve turn-offs kısmına söylenecek bir şey yok zaten. Mükemmel bir sistemdi. O kadar zor bir şeye de benzemiyor aslında, neden yeni oyunlara eklemediler ki bunu?

     Tabii kişilikle ilgili her şeyi Sims 2'deki klasik haliyle bırakmak şu anda saçma bir durum olurdu, ama belki bu traitler MBTI tarzı bir şey örnek alınarak tasarlanabilir. Zaten shy ve outgoing özelliklerinin introvert ve extravert'ten farkı yok gibi. Bu tür kişilik teorileri kullanılarak harika şeyler elde edebilirler aslında.

     Bu arada, yazının başına eklediğim video aracılığıyla Sims 2'nin soundtrackinden bahsetmemek olmaz. Sims 3'ünki de çok güzeldi gerçi, ama bunun yeri çocukluğuma ait olması dolayısıyla biraz daha ayrı. Üstümde hipnotize edici bir etkisi var.

     Umarım sonraki Sims oyunları, 2'deki bu güzel özellikleri içinde barındırır.

     Herkese iyi oynamalar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder